çok çoook ince mesele benim meselem çoook..

çok çoook ince mesele benim meselem çoook..
Bir akşam üstüydü onunla tanışmamız, elini verdi eridim, elimi tuttu eridim.. zor bela merhaba diyebildim, o kadar güzel okadar güzeldi ki sorma! gözleri bahardan tatlı saçları kömür karası, durmasımı desem bakmasımı hele o konuşması mest ediyordu beni,
evleri yolumun üstündeydi o muhteşem o çook şahaneydi, onu görmek herşeye değerdi yaa dolayısıyla sık sık eve gidip gelmeler hep bahaneydi..
seni seviyorum demek an meselesiydi her defasında erteledim utandım, bugün olmasa yarın olur sandım.. sana nasıl anlatayım ben çok aptal bir adamdım,
bazen caddede karşılaşırdık tokalaşır hal hatır sorardık amma o hal hatır sorardı ben aşkıyla yanardım sana nasıl anlatayım bilmem ki ben çok aptal bir adamdım,
Ve bir akşam üstüydü onu gelinlikle kuaförden çıkarken gördüm, içimi bit tufan sardı, dünya yansa ne yazardı inanamadım inanamadım.. acele edecek evlenecek ne vardı!! başıma taç yapmazmıydım geldiği yollara toz olmazmıydım yıldızları sermezmiydim ayaklarına gözüm gibi bakmazmıydım!! nasıl anlatayım ki ben çok aptal bir adamdım..
ve yine bir akşam üstüydü istemeye istemeye o kahrolası sokaktan evime dönerken evlerinin önünde bir feryat bir figân amann ALLAH’ım o an aklıma gelen başıma gelmişti.. hayatımın anlamı hasretim özlemim o sevdiğim kadın o ölmüştü.. waay anasını sattığımın dünyası vayy, wayy alnımın kara yazısı!!! tarifi yok pişmanlığımın!! anlamıda yok!! giden gitmiiiş felek edeceğini etmişti.. gözümde dünyanın tüm güzellikleri bitmişti.. yahuu ona bir açılabilseydim, onu çok ama her şeylerden çok sevdiğimi söyleyebilseydim noolurdu..
Artık nasıl sevdiğimi bilmeyecek ve ben kendimi hiç hiiiç affetmeyecektim!!
içme diyorsun iyi söylüyorsun, biliyorum beni düşünüyor beni seviyorsun, önceleri kızardın bakıyorumda şimdi anlıyorsun ve sende içiyorsun..
boşver can arkadaşım; yazılan gelir başa çekilen tasa boşaymış kendim ettim kendim yandım.. anlayacağın!! anlayacağın!! ben çok aptal bir adamdım, çok aptal bir adamdım!!